LİTERATÜR

Resûl-i Ekrem’in sözlerinin yazıya geçirilmesiyle ortaya çıkan sahîfeler hadis literatürünün ilk yazılı örneğini teşkil etmiştir. Daha sonra hadislerin tedvîni, ardından da çeşitli metotlarla tasnifi suretiyle erken dönemlerden itibaren çok sayıda hadis kitabı görülmeye başlanmıştır. Hadis kitapları Resûlullah’ın söz ve davranışlarını, dolayısıyla onun İslâm’ı anlama ve uygulama tarzını görüp öğrenen sahâbenin bu konudaki müşahedelerini ve sahâbe neslinin talebesi olan tâbiîlerin dinî yorumlarını daha sonraki müslümanlara aktaran birer kaynak olmuştur. Bu eserlerin ihtiva ettiği malzemenin dikkatli bir şekilde nakli “rivâyetü’l-hadîs” kitaplarını, bunlardaki malzemenin sağlamlık derecesini tesbit etmeyi konu alan çalışmalar da “dirâyetü’l-hadîs”le ilgili eserleri meydana getirmiştir.

A) Rivâyetü’l-hadîs Kitapları

A) Rivâyetü’l-hadîs Kitapları. Hadislerin Hz. Peygamber devrinden itibaren sözlü ve yazılı olarak tesbit edilmesi faaliyeti müslümanları değişik türde çalışmalar yapmaya sevketmiştir. Önceleri herhangi bir sistem gözetilmeden hadislerin aynen tesbiti en önemli mesele iken sonraki dönemlerde hadis malzemesinden daha kolay faydalanma ve aranan hadislere daha çabuk ulaşma gibi ihtiyaçlar farklı metotlarla kitap telifini zaruri kılmıştır. Önemli bir kısmı günümüze ulaşan bu eserler çeşitli sistemler altında gruplandırılmıştır.