8. Sünenler ve Ahkâm Kitapları

8. Sünenler ve Ahkâm Kitapları. Öncelikle ahkâma dair hadisleri fıkıh kitaplarındaki sıraya göre derleyen sünenler genellikle III. (IX.) yüzyıldan itibaren kaleme alınmıştır. Bununla beraber Evzâî’nin (ö. 157/774) Kitâbü’s-Sünen fi’l-fıḳh (çeşitli kaynaklarda iktibas edilen rivayetleri Mervân Muhammed eş-Şa‘‘âr tarafından yetmiş altı kitap halinde düzenlenerek Sünenü’l-Evzâʿî adıyla yayımlanmıştır [Beyrut 1413/1993]), İbn Ebû Zi’b ve İbn Ebû Zâide’nin Kitâbü’s-Sünen (İbnü’n-Nedîm, s. 281, 282) adlı eserleri gibi daha önceki yüzyılda kaleme alınmış sünenler de vardır. İmam Şâfiî’nin es-Sünenü’l-meʾs̱ûre’si de (Kahire 1315; nşr. Abdülmu‘tî Emîn Kal‘acî, Beyrut 1406/1986) bu türün zikredilmesi gereken kaynaklarındandır. Büyük kabul görmüş ilk sünenler arasında yer alan Saîd b. Mansûr’un es-Sünen’i (nşr. Sa‘d b. Abdullah b. Abdülazîz Âl-i Humeyyid, I-V, Riyad 1414/1993; nşr. Habîbürrahman el-A‘zamî, III. cildin I ve II. kısımları, Malegaon [Hindistan] 1387-1388/1967-1968; Bombay 1403/1982; Beyrut 1405/1985), Hz. Peygamber’in ahkâma dair hadisleri yanında sahâbe devrindeki günlük hayatın çeşitli meseleleri hakkında diğer kaynaklarda yer almayan bilgiler ihtiva etmesi bakımından önemlidir. Dârimî’nin el-Müsned adıyla da anılan ve bir hadisi ihtiva ettiği konulara göre çeşitli bölümlerde tekrarlaması sebebiyle Ṣaḥîḥ-i Buḫârî’yi andıran es-Sünen’i (Kanpûr 1293; Haydarâbâd 1309; Delhi 1337; Dımaşk 1349; nşr. Abdullah Hâşim Yemânî, I-II, Kahire 1382/1966; nşr. Fevvâz Ahmed Zemerlî – Hâlid Seb‘ el-Alemî, I-II, Beyrut 1407/1987; nşr. Mustafa Dîb el-Buğâ, I-II, Dımaşk 1991; trc. Abdullah Aydınlı, I-III, İstanbul 1994-1996), mürsel ve maktû rivayetleri de ihtiva etmekte olup bazı âlimler tarafından İbn Mâce’nin es-Sünen’i yerine Kütüb-i Sitte’nin altıncı kitabı olarak kabul edilmiştir. İbn Mâce’nin es-Sünen’i (Dehli 1282, 1322/1905; nşr. Muhammed Fuâd Abdülbâkī, I-II, Kahire 1372-1373; nşr. M. Mustafa el-A‘zamî, I-IV, Riyad 1404/1984), babların fıkıh bakımından mükemmel sıralanışıyla farklı bir özelliğe sahiptir. Muhammed Nâsırüddin el-Elbânî, eserdeki hadisleri Ṣaḥîḥu Süneni İbni Mâce (I-II, Beyrut 1406/1986) ve Żaʿîfü Süneni İbn Mâce (Beyrut 1409/1988) adlı çalışmalarıyla tahriç etmiştir. Ebû Dâvûd es-Sicistânî’nin es-Sünen’i (Leknev 1840, 1877, 1305, 1318; Dehli 1271; Kahire 1280; Haydarâbâd 1321; nşr. Muhammed Muhyiddin Abdülhamîd, I-IV, Beyrut, 1403/1983; Kahire 1348; nşr. Kemâl Yûsuf el-Hût, I-III, Beyrut 1409/1988) hem sahih hem de zayıf rivayetleri ihtiva etmekte, bu rivayetlerden ileri derecede zayıf olanlar musannifi tarafından belirtilmektedir. Muhammed Nâsırüddin el-Elbânî, eserdeki hadisleri Ṣaḥîḥu Süneni Ebî Dâvûd (I-III, Riyad 1409/1989) ve Żaʿîfü Süneni Ebî Dâvûd (Beyrut 1412/1991) adlı eserlerinde değerlendirmiştir. Nesâî ise önce es-Sünenü’l-kübrâ adlı geniş çaplı eserini kaleme almış (nşr. Abdülgaffâr Süleyman el-Bündârî – Seyyid Kesrevî Hasan, I-VI, Beyrut 1411/1991) bundan daha sahih kabul ettiği hadisleri seçerek el-Müctebâ adını verdiği es-Sünen’i meydana getirmiştir (Kanpûr 1265; I-II, Dehli 1281; I-II, baskı yeri yok, 1312; Süyûtî’nin şerhi ve Sindî’nin hâşiyesiyle birlikte: I-VIII, Kahire 1348/1930; Abdülfettâh Ebû Gudde’nin bu baskıyı esas alarak hadisleri numaralayıp fihristler hazırlayarak yaptığı neşir: I-IX, Beyrut 1406, 1409; trc. Ahmed Muhtar Büyükçınar v.dğr., I-VIII, İstanbul 1981). Muhammed Nâsırüddin el-Elbânî, es-Sünen’deki sahih hadisleri Ṣaḥîḥu Süneni’n-Nesâʾî (I-III, Beyrut 1408/1988), zayıf hadisleri de Żaʿîfü Süneni’n-Nesâʾî (Beyrut 1410/1990) adlı çalışmalarında bir araya getirmiştir. Daha sonra telif edilen bu türün önemli eserlerinden biri de Dârekutnî’nin es-Sünen’idir (IV, Delhi 1306; nşr. Abdullah Hâşim Yemânî, I-IV, Kahire 1386/1966). Eserde bulunan zayıf hadisler üzerinde Ebû Muhammed Abdullah b. Yahyâ b. Ebû Bekir el-Gassânî Taḫrîcü’l-eḥâdîs̱i’ḍ-ḍıʿâf min Süneni’d-Dâreḳuṭnî adlı bir çalışma yapmıştır (Riyad 1991).

Erken devirlerden itibaren sünenlerden ayrı olarak ahkâm hadislerini yine sünen tertibinde bir araya getirmek üzere eserler kaleme alınmıştır. Muhammed b. Hasan eş-Şeybânî’nin (ö. 189/805), hocası Ebû Hanîfe’den rivayet ettiği merfû, mevkuf ve mürsel hadislerden oluşan el-Âs̱âr adlı derlemesi bu türün ilk örneklerindendir (, III, 460). Ebû Ca‘fer et-Tahâvî’nin, birbirine zıt gibi görünen hadisleri telif etmek amacıyla kaleme aldığı Şerḥu Meʿâni’l-âs̱âr da burada anılmalıdır (I-II, Leknev 1300-1302; nşr. Muhammed Seyyid Câdelhak – Muhammed Zührî en-Neccâr, I-IV, Kahire 1386-1388/1966-1969). Ahmed b. Hüseyin el-Beyhakī’nin, diğer hadis kitaplarında yer almayan pek çok hadisle birlikte sahâbe ve tâbiîn sözlerini toplayıp değerlendirdiği ve Şâfiî fıkhını ön planda tutarak rivayetleri fıkıh bablarına göre tertip ettiği es-Sünenü’l-kübrâ adlı hacimli eseri (I-X, Haydarâbâd 1344-1355) râvilerin tenkidini, muhtelif mezhep imamlarının görüşlerini de ihtiva etmektedir. Müellifin bu esere giriş mahiyetinde kaleme aldığı el-Medḫal ilâ Kitâbi’s-Sünen’i de önemlidir (nşr. Muhammed Ziyâürrahman el-A‘zamî, Küveyt 1985). Eser üzerinde Necm Abdurrahman Halef eṣ-Ṣınâʿatü’l-ḥadîs̱iyye fi’s-Süneni’l-kübrâ adıyla bir doktora çalışması yapmıştır (Mansûre 1412/1992). Yine Beyhakī’nin, Şâfiî fıkhının usul ve fürûda dayandığı hadislerle sahâbe ve tâbiîn sözlerini topladığı ve Ebû Ca‘fer et-Tahâvî’nin adı geçen eserine reddiye mahiyetinde kaleme aldığı Maʿrifetü’s-sünen ve’l-âs̱âr’ı ile (nşr. Abdülmu‘tî Emîn Kal‘acî, I-XV, Kahire 1411/1991) es-Sünenü’ṣ-ṣuġrâ’sı da (nşr. Abdülmu‘tî Emîn Kal‘acî, I-IV, Karaçi 1410/1989; nşr. Abdüsselâm Abdüşşâfî – Ahmed Kabbânî, I-II, Beyrut 1412/1992) bu türün kayda değer örneklerindendir. Şâfiî âlimlerinden Ferrâ el-Begavî Şerḥu’s-sünne’sinde (nşr. Züheyr eş-Şâvîş – Şuayb el-Arnaût, I-XVI, Dımaşk 1390-1400/1970-1980; Beyrut 1403/1983), tanınmış muhaddislerin eserlerinden derlediği hadisleri aynı zamanda âlimlerin ihtilâf ettiği fıkhî problemlere dikkat çekerek açıklamıştır. İbnü’l-Harrât’ın el-Aḥkâmü’ṣ-ṣuġrâ’sı da burada zikredilmelidir (Süleymaniye Ktp., Fâtih, nr. 696, vr. 35-164; , I, 458; Suppl., I, 634). Cemmâîlî diye tanınan Abdülganî el-Makdisî’nin, Ṣaḥîḥayn’daki ahkâmla ilgili 420 kadar “müttefekun aleyh” hadisi senedlerini zikretmeden bir araya getirdiği ʿUmdetü’l-aḥkâm’ı (el-ʿUmde fi’l-aḥkâm fî meʿâlimi’l-ḥelâl ve’l-ḥarâm) (Dehli 1895; Kahire 1342; nşr. Mustafa Abdülkādir Atâ, Beyrut 1406/1986) üzerine pek çok şerh, hâşiye ve ta‘lik yazılmıştır. En tanınmış şerhi Takıyyüddin İbn Dakīkul‘îd’in İḥkâmü’l-aḥkâm’ı (Dehli 1313; nşr. Ahmed Muhammed Şâkir, I-II, Beyrut 1374/1955; nşr. Abdülmu‘tî Emîn Kal‘acî, I-IV, Kahire 1410/1990), en tanınmış hâşiyesi de Emîr es-San‘ânî’nin el-ʿUdde’sidir (nşr. Abdülmu‘tî Emîn Kal‘acî, I-IV, Kahire 1410/1990). Hanbelî âlimlerinden Mecdüddin İbn Teymiyye’nin Münteḳa’l-aḫbâr min eḥâdîs̱i seyyidi’l-aḫyâr adlı eseri (I-II, Kahire 1369/1950; nşr. Muhammed Hâmid el-Fıkī, I-II, Beyrut 1398/1978), Kütüb-i Sitte ile Ahmed b. Hanbel’in el-Müsned’inden seçilmiş ahkâm hadislerinden oluşur. Şevkânî, en çok ahkâm hadisini ihtiva eden bu eseri rivayetlerinin sağlamlık derecesini ortaya koyarak ve hadisin yer aldığı diğer hadis kaynaklarını da belirterek Neylü’l-evṭâr adıyla şerhetmiştir (I-VIII, Kahire 1357/1938). Ahkâm hadisleri konusunda en geniş çalışmayı Taḳrîbü’l-esânîd ve tertîbü’l-mesânîd adlı eseriyle Zeynüddin el-Irâkī yapmıştır (I-VIII, Beyrut, ts.). Şâfiî âlimlerinden İbn Hacer el-Askalânî’nin büyük ilgi gören Bulûġu’l-merâm min edilleti’l-aḥkâm’ında (Leknev 1253/1837, taşbaskı; Lahor 1305/1888, taşbaskı; özel Hint ta‘liki ile 1312; Mısır 1320, 1330/1912; nşr. Abdurrahman Bedrân 1331/1913; 1352/1933; nşr. Rıdvân Muhammed Rıdvân, Beyrut 1373) 1356 (bazı baskılarda 1373, 1400, 1477, 1596) hadisin senedinde sadece sahâbî adı kaydedilmiş ve bunların güvenilirlik derecesi belirtilmiştir. Pek çok şerhinden biri olan Emîr es-San‘ânî’nin Sübülü’s-selâm’ı (Delhi 1302, 1311; Kahire 1911, taşbaskı; nşr. Fevvâz Ahmed Zemerlî – İbrâhim Muhammed el-Cemel, Beyrut 1405/1985) Ahmet Davudoğlu tarafından Bulûgu’l-Merâm Tercümesi ve Şerhi Selâmet Yolları adıyla ve bazı değişikliklerle Türkçe’ye çevrilmiştir (I-IV, İstanbul 1965-1967; diğer şerhleri için bk. , VI, 413).

“Kitâbü’s-Sünne” adıyla anılan ilk dönemlere ait bazı eserler sadece imana dair hadisleri ihtiva etmekte olup bunların ahkâm meseleleriyle ilgisi bulunmamaktadır. Ahmed b. Hanbel’in 1481 rivayeti ihtiva eden Kitâbü’s-Sünne’si (nşr. Ebû Hâcer Muhammed Saîd Besyûnî Zağlûl, Beyrut 1405/1985), İbn Ebû Âsım’ın Kitâbü’s-Sünne’si (nşr. Muhammed Nâsırüddin el-Elbânî, Beyrut 1400/1980) ve Ebû Bekir el-Hallâl’in es-Sünne’si (nşr. Atıyye ez-Zehrânî, Riyad 1410/1989) bu eserlerin en tanınmış olanlarıdır.